"Maçın büyük bölümünde iyi bir performans sergiledik ve karşılık verdik. Paris Basketball, kendine özgü bir takım. Maça istediğimiz gibi başlayamadık, bazı şutları kaçırdık ve çok fazla top kaybı yaptık ki bu maalesef bu akşamki oyunumuzda sürekli yaptığımız bir şeydi. Çünkü sonunda baktığınızda üçlük atışlar ve top kayıpları arasında büyük bir fark var. Oyunda kalmamızı sağlayan dikkate değer bir savunma çabamız vardı. Bir noktada iyi şutlar yaratabilmeyi başardık, umut verici bir avantaj yakaladık, ama bunu sonuçlandıramadık. Ve sonra küçük detaylar devreye girdi. Oyun, tek pozisyon farkına kadar geldi. Ne yazık ki bu tür durumlarda avantaj Paris’in tarafında oldu. Maçtan pişmanlıklarla ayrılıyoruz, ama aynı zamanda farkındayız ki, söylediğim gibi, çabamız kayda değerdi, performansımız kayda değerdi ve bu tür bir basketbolu oynamak kolay değil. Çünkü oyun kurucularımıza çok fazla baskı yaptılar. Çok agresif oynadılar, ama maçın büyük bölümünde topu paylaşmaya, sahayı doğru bir şekilde açmaya ve boşluklardan faydalanmaya hazırdık. Ancak dediğim gibi, avantajlarımızı sonuçlandırmak için bir adım daha atmamız gerekiyor. Ne yazık ki bu akşam, özellikle kritik anlarda, dördüncü çeyrekten bahsediyorum, bu çeyrekte 29 sayı yedik, ki bu bizim standartlarımız ve savunma performansımız için çok fazla. En çok üzüldüğüm kısımlar da bunlardı..."